14 Nisan 2018 Cumartesi

Büyükusta Gibi Düşünebilirsiniz!



Öncelikle Büyükusta mı Büyük usta mı? Doğrusu ilki yani Büyükusta bitişik yazılıyor çünkü bu satranca özel bir terim. 2500 eloyu geçtiyseniz ve belli turnuvalarda belli performansı belli sayıda oyunla geçtiyseniz Büyükusta olabiliyorsunuz. Türkiye'nin şu anda toplam 13 Büyükustası bulunmakta. En son Mert Erdoğdu Büyükusta olmayı başarmıştı. Yaklaşık 15 sene önce sadece tek Büyükustamız varken buraya gelinmesi çok güzel.

Gelelim iki önemli kitaba. Büyükusta Kotov'un yazdığı "Büyükusta Gibi Düşün" kitabı yayınlandığı zaman satranç eğitiminde büyük devrim yaratmıştı. Adeta Rus Satranç Okulunun sırlarının açıklanmasıydı. Kotov Büyükusta olmanın çok zor olduğu eski dönemlerde Uluslarası Ustalık'tan ileriye gidemiyordu. Turnuvalarda oynuyor ama ilerleme olmuyordu. Bunun üzerine Kotov oturur ve ciddi olarak oyunlarını analiz etmeye başlar ve şu şaşırtıcı sonuca ulaşır: Analiz yapmayı bilmemektedir. Evet hesaplama yeteneği elbette vardır ama bu becerisini verimli kullanmamaktadır. Bazen bir hamle ve devamına takılır, dakikalarca onu hesaplar ve sonrasında varyantı beğenmeyince fazla düşünmeden başka bir alternatife yönelir ve hayal kırıklığına uğrar.

İşte bu incelemlerden sonra sonuca ulaşır ve verimli analiz yapmanın temellerini kafasında oluşturur. Herhangi bir hamleyi analiz etmeye başlamadan önce aday hamleler dikkatlice belirlenmeliydi. Ancak ondan sonra sistematik olarak analize başlanmalıydı. İşte temelde bu yaklaşımı anlattığı kitabı ingilizceye de çevrilince büyük beğeni topladı.

Gençliğinde bu kitapla ve devamında yazılan "Büyükusta gibi Oyna" kitabı ile tanışan 6 kez Türkiye Şampiyonu IM Can Arduman bu iki kitabı Türkçeye kazandırdı. Kendisine bu önemli hizmeti için teşekkür ederiz.


25 Mart 2017 Cumartesi

2. El Satranç Kitapları


Geçen 30 yıl içerisinde satranç eğitimi çok değişti. Eskiden kitapçıda bulduğunuz basit bir Kahraman Olgaç kitabı sizi inanılmaz mutlu ederdi çünkü piyasadaki kitap sayısı bir elin parmaklarını geçmezdi. Şimdi ise eğitim videoları, online veri tabanları, özel öğretmenler, kurslar derken bilgiye ulaşamamak mümkün değil. Elbette bu bolluğun içerisinde insanlar ne çalışacaklarını bilmekte zorlanıyorlar. Eskiden ise ne bulursanız çalışırdınız!

Günümüzde artık yayında ona yüzü aşkın Türkçe satranç kitabı var. Yine de bazı baskısı olmayan kitaplar var ki onları özlememek mümkün değil. "Satrançta Kale Finalleri" Selim Palavan'ın yazdığı dünya çapında bir eser ama baskısı yok! "Satrançta Sistematik Antrenman" bulunmayan bir kitap. "Satrançta Büyük Ustalar Modern Görüşler" de aranan güzel bir eser. Fischer'in "My 60 Memorable Games" kitabı dünyada en beğenilen kitaplardandır ve onun çevirisi" Kazanan Satranç" da bulunmuyor.

İşte bulamadığınız kitaplar için size güzel bir adres öneriyoruz. Satranç Okulu Marketindeki İkinci El Satranç Kitapları bölümü arayıp da bulamadığınız satranç kitabının adresi olabilir. Veya belki de işinize yarayacak satranç kitabı bu sayfadadır. Ümit Ünkan'ın hazırladığı Fransız Savunması ve Vezir Gambiti kitabı hala geçerliliğini korumakta!

20 Temmuz 2016 Çarşamba

Dostum bu dergi bir harika!


Yıllardır Türk satrancına katkılarına sürdüren Analiz Satranç Yayıncılık ve FM Alper Efe Ataman yeni bir girişim ile satrançseverlerin yine takdirini kazandı. "Satrançsever" dergisi artık yayınların dijital ortama taşındığı, yazılı basının kıvrandığı bu dönemde çok cesur bir girişim. İnternette sınırsız kaynak varken, chessbaseler, videolar pek çok kaynak varken bu dergi Türk satrancı için adeta lütuf.

Üstelik halihazırda TSF'nin bedava olarak dağıttığı Mavi Kale dergisi varken insan başta bu dergi nasıl ayakta kalacak diye düşünmekten kendini alamıyordu ama yapılan işin kalitesinin görünce ikna olmamak elde değil.

Normal şartlarda eski tarihlerdeki örneklere bakınca satranç dergisinden anladığımız derginin yarısının analizsiz copy paste oyunlarla doldurulmasıydı. Elbette Nevzat Süer'in dergisini ve bazı dergileri bir kenara koymak lazım. Elbette değerli dergilerimiz oldu ama "Satrançsever" dergisi tüm bu dergilerin fersah fersah ilerisinde. İki ayda bir çıkacak bu dergi sloganlarında olduğu gibi gerçekten "Kitap gibi dergi" İlk  sayısı 64 sayfa ikinci sayısı 88 sayfa olan dergi anlatılmaz okunur!

Her sayfası özenle hazırlanan bu dergideki yazılar yeterince biriktikten sonra derlense herhalde en az 10 kitap çıkacaktır.

Neyse biz fazla anlatmayalım en iyisi siz alın ve okuyun: Satrançsever - 2

14 Ekim 2015 Çarşamba

Satrancı Hamle Hamle Anlamak



FM Alper Efe Ataman'ın kurduğu Analiz Yayıncılık tarafından çıkartılan "Satrancı Hamle Hamle Anlamak" kitabı ünlü Büyükusta John Nunn'ın yazdığı güzel bir kitap. Ataman her zaman olduğu gibi harika bir kitap seçmiş. 2001 Chesscafe.com en iyi kitap ödülünü de alan bu yayını Görkem Sivri çevirmiş. O da harika bir iş yapmış. İfadeler çok anlaşılır ve ayrıca piyon yerine er kelimesini kullanması da takdir edilecek bir durum. Yıllar evvel Serdar Çelik "Satrançta Turnuva Hazırlığı" kitabını yazarken Türkçe kelimelere ağırlık vermişti ve "Bireşim" kelimesi tepki almıştı. Eminim ki şimdi de bu satırları okuyanlar için "Bireşim" anlam ifade etmez ama kombinezon yerine kullanılan kelimedir. Görkem Sivri de Serdar Çelik'in yolundan giderek "Bireşim" kelimesini tercih etmiş. Başta yadırgansa da kolayca alışılabiliyor.

Çeviride kullanılan "Ya devler başa ya kuzgun başa" ifadesi de kitabı çeviri açısından en özgünler arasına sokmayı başarıyor. Kitabın içeriğine gelirsek; gerçekten de başlıktaki iddiayı gerçekleştiriyor. Ezbere bilinen ilk hamlelerden itibaren derinlemesine fikirleri anlatılıyor ki bir satranççının gelişimi için bu çok ama çok önemlidir. Kitapta analizli oyunlar var ama belli temalar üzerinden giderek anlatılıyor. Böylece sadece analizli oyun incelemiyorsunuz ama oyunortası konusunda değerli dersler alıyorsunuz. Yer yer analizlerin uzunluğu can sıkıcı olabilir ve hepsini takip etmek gerçekten zor ama burada amaç biraz da oyuncunun bir miktar analizleri körleme takip etmesini sağlayarak hesap ve ileriyi görme yeteneğini artırabilmek. 300 sayfayı aşan kitap gerçekten çok kapsamlı ve fiyatı da bu açıdan makul. Fiyat artan enflasyon ile değişeceği için belirtmemek daha iyi sanırım ama 1300 UKD üzerinydeyseniz sizin için uygun olabilecek bir kitap. Üstelik kitabı 2400'lük oyuncular bile zevkle takip edebilir. Büyükusta Nunn mümkün olabildiğince güncel oyunlar seçmeye çalışmış ve en eski oyun 90'lı yıllara dayanıyor. Tavsiye ederiz, zevkle okuyacaksınız. Linki de verelim: Satrancı Hamle Hamle Anlamak

2 Mart 2015 Pazartesi

Notasyon Defteri


Elbette çok eskiden satrançta notasyon diye bir şey yoktu. Hatta satranç tahtasında siyah ve beyaz kareler diye bir şey de yoktu. Ne zaman ki satrançta ustalar ortaya çıktı ve yaygınlaşma gerçekleşti o zaman oyuncular güzel oyunları nasıl gelecek nesillere aktarırım diye düşünmeye başladılar.

Elbette geleceğe mesaj verme kaygısının yanında notasyon turnuvalarda vazgeçilmez çünkü bir anlaşmazlık olduğu zaman notasyon adeta satranç oyununun kameraya çekilmiş hali gibidir. Eğer imkansız hamle yapılmışsa hemen tespit edilir. Taşlar kazara devrilmişse yine şüpheye yer bırakılmadan eski hal bulunur.

Öte yandan özellikle turnuva tecrübesi olmayanlar için notasyon büyük derttir. Hamleyi mi düşüneceksiniz, saate mi basacaksınız yoksa notasyon mu tutuacaksınız bilemezsiniz. Notasyon yazma işi dikkatinizi dağıtır. Hatta kendi notasyonunuzu yazarken rakibin ne yaptığını da görmeyebilirsiniz. Özellikle yazı yazmayı yeni öğrenen minikler için satranç oyununun amacı notasyon tutmak haline gelir :)

İşte bu sebeple turnuvada tatsız tecrübe yaşamak yerine bu tecrübeyi evde zarar görmeden yaşamanız mümkün. Yapacağınız şey bir notasyon defteri bulmak. elbette hamleleri kağıda yazarak da çalışabilirsiniz ama bu pahalı olmayan Notasyon Defteri tam size göre. Analiz Satranç'in çıkarttığı bu defteri şu adresten satın alabilirsiniz: http://market.satrancokulu.com/notasyon-defteri-2

25 Şubat 2015 Çarşamba

Satrançta Öğretici Minyatürler



FM Alper Efe Ataman tarafından çıkartılan kitap hem satrançseverlerin hem de antrenörlerin temel kaynaklarından biri olabilecek güzellikte. Özenle hazırlanmış kitapta geçmişten günümüze kısa galibiyetler inceleniyor. Minyatür deyince satranca 25 hamleden çabuk biten kazançlı oyunlar kasdedilir. Ataman'ın seçtiği örneklerde taraflardan biri çok kaba bir hata ile kaybetmiyor. Elbette hata var ama bu hatanın değerlendirilmesi de ciddi bir beceri gerektiriyor.

Satranç kitaplarında sıklıkla düşülen tuzaklardan birisi bilgilendireceğim derken çok uzun analizler yazmaktır. Bilgisayarla destek alınan günümüzde artık analiz yazmak hiç de zor değil. Önemli olan okuyucuyu oyunda olup bitenle ilgili olarak aydınlatabilmek. Ataman analiz ve yorum dengesini çok iyi tuturabilmiş. Sadece kritik varyantlar veriliyor ve anlatım da sıkıcı olmayacak uzunlukta.

Bu öyle bir kitap ki ne kadar satrancı seviyorsanız sevin bu kitaptaki örneklerle satranç sevginiz daha da artacak. Oyunları incelerken sanki bir sihirbazlık gösterisi izliyormuş gibi olacaksınız. Bu kitap 1400 - 2100 arası oyuncular için gayet uygun. Ayrıca öğretmenlerin de derslerinde rahatlıkla kullanabileceği bir kitap. Elinin altında bir yayınevi olmasına rağmen Alper Efe Ataman nihayet bir kitap yazdı. Sevelerini çok bekletti ama kesinlikle buna değmiş diyebiliriz.

Kitap içerisinde ünlü klasik oyunlar var ama bununla yetinilmemiş ve günümüze doğru gelerek yeni oyunlar da incelenmiş. Elbette uzayan açılış teorisi yüzünden günümüzde minyatürlere rastlamak artık pek kolay değil ama yine de örnekler çok güzel.

Eh şimdiden bu kitabı nereden alacağınızı düşünüyorsunuzdur. O zaman size bir link verelim: Satrançta Öğretici Minyatürler

17 Eylül 2014 Çarşamba

Satranç Takımları Hakkında Site Olur mu?

Evet olurmuş! Sitenin sloganında da olduğu gibi "Satranç takımları bir kültürdür" ve bu kültürle ilgili anlatılacak o kadar çok şey ver ki. Şimdi ilk satranç takımınızı hatırlayın. Tahta mıydı, plastik mi? Altındaki zemin kartondan ucuz bir şey miydi yoksa tahta mıydı. Taşlar ufacık mıydı? Mıknatıslı mıydı?

Amma çok satranç takımı türü var değil mi? Artık cam takım mı istersiniz, ahşap mı, metal mi? Sınır yok. Tabii süslü değişik figürler de var. Osmanlı seti, Mısır, Fransız setibu böyle gider. Çizgi karakterlerle ilgili setler de olabilir. Mesela Şirinler seti. Türkiye'de "Çanakkale Geçilmez Seti" bile yapılmıştı. Tabii turnuvalarda oynanan takımları da unutmamak lazım.

Çeşitli filmlerde ve dizilerde kullanılan takımları da unutmamalı. Mr Spock'ın üç boyutlu satranç takımı da kullanılmıştı filmde. Fischer - Spassky maçının yaklaşık 60 bin dolara satılan imzalı takımı, hayalet satranç takımı ve körler için yapılan özel takım da birazdan adresini verceğimiz satranç blogunda. Umarız sahibi siteyi güncellemeye devam eder.

Az kalsın Atatürk'ün satranç takımını da unutuyorduk. Gerçi Atatürk'ün çok satranç oynadığını sanmıyoruz ama en azından onun olduğu söylenen bir takımı da görebileceksiniz.

Bir de "Santranç Takımı" var. O nasıl oluyor derseniz, yanlış hazırlanmış bir takıma denir diyelim.

Sitemiz: Satranç Takımları